Enver Paşa'nın Anıları
Enver Paşa'nın Anıları
Share
İttihak ve Terakki'nin üç şefinden birisinin daha anıları. Meşrutiyetin yıldönümünde Talat ve Cemal paşanın anıları ile birlikte, bir dönemi en yetkili ağızlardan öğrenme olanağı.
(Tanıtım Bülteninden)
23 Temmuz 1908... Makedonya'nın Köprülü kazasında dağa çıkmış genç bir subay Meşrutiyet'i ilan eder...
Bu subay, Enver Bey, başlattığı hareketin imparatorluğun kaderini kökten değiştireceğini ve kendi kaderinin de bu değişimle iç içe olduğunu henüz bilmemektedir...
Enver Paşa, bu sıcak günlerin ardından kaleme aldığı anılarında gençlik, öğrencilik ve subaylık yıllarından, II. Meşrutiyet'e uzanan dönemi anlatıyor.
Enver Paşa'nın, Balkan dağlarında çete kovalama ve çatışmalarla başlayan askerlik hayatı, Talât Bey ile tanışması, İttihat ve Terakki'ye girişi ve dağa çıkışı...
Bu kitap, Osmanlı İmparatorluğu'nun son döneminde Cemal ve Talât Paşalarla birlikte ülkeyi yöneten Enver Paşa'yı kendi kaleminden okumak isteyenler için.
Enver Paşa (1881-1922) 1902'de Harp Akademileri'ni bitirerek Selanik'te göreve başladı. 1906'da İttihat ve Terakki'ye üye oldu. II. Meşrutiyet'in ilanında önemli rol oynadı. 31 Mart İsyanı'na karşı Balkanlar'da toplanan Hareket Ordusu'na katıldı. Bingazi'de, Mustafa Kemal ile aynı cephelerde İtalyanlara karşı savaştı. İstanbul'a döndükten sonra İttihat ve Terakki'nin iktidarının pekişmesinde önemli yeri olan Babıâli Baskını'na katıldı. Balkan Savaşı'nda işgale uğrayan Edirne'nin kurtarılışının öncülerindendi. 1914'te Sait Halim Paşa kabinesinde harbiye nâzırı oldu. Hanedandan Naciye Sultan ile evlendi. Osmanlı-Alman ittifakının gelişmesinde ve ülkenin I. Dünya Savaşı'na girmesinde önemli rol oynadı. Ancak savaş öncesindeki askeri başarılarını, savaş sırasında tekrarlayamadı. Başkomutan vekili olarak görev yaptığı Sarıkamış Harekâtı kayıplarla sonuçlandı. Mondros Mütarekesi'nin ardından, Odessa ve Berlin üzerinden Orta Asya'ya gitti. Türkistan'ın bağımsızlığı için çalışırken, Tacikistan'da bir çarpışmada hayatını kaybetti. Mezarı 1996'da İstanbul'da Abide-i Hürriyet Tepesi'ne nakledildi.
Yazar: Halil Erdoğan Cengiz